Okullarda Akran Zorbalığı ve Madalyonun Öteki Yüzü
Çocuklarla çalışan her eğitimci, her psikolog mutlaka akran zorbalığına şahit olmuştur.
Akran zorbalığı, bir çocuğun yaşıtları tarafından sürekli olarak fiziksel, sözel ya da psikolojik saldırıya maruz kalmasına denir. Okullarda en sık karşılaşılan problemlerden biri olan bu durum, zamanında müdahale edilmediğinde çocukta uzun vadeli psikolojik hasarlara yol açabilir.
Soruna doğru bir şekilde müdahale edebilmek için akran zorbalığını çocuklar arasında yaşanan herhangi bir çatışmadan ayırt etmek önemlidir.
Buradaki en önemli kriter çocuklar arasındaki güç dengesidir. Akran zorbalığına maruz kalan çocuk genelde yaşıtlarından farklı olandır. Fiziksel olarak yaşıtlarından daha çelimsiz ya da daha kilolu olan, saç rengi, ten rengi alışılmışın dışında olan, konuşma bozukluğu olan ya da diğerlerinden farklı bir sosyoekonomik çevreden gelen çocuklar zorbalara daha kolay hedef olurlar. Fiziksel ya da sosyal olarak avantajlı grup diğer grup üzerinde baskı kurar.
Bir diğer kriter ise bu yıkıcı ve hırpalayıcı davranışların süreklilik göstermesidir. Mağdur, aynı çocuk ya da çocuk grubu tarafından sistematik bir şekilde bu davranışlar bütününe maruz kalır.
Başka bir ayırt edici nokta olarak, bu zorbaca davranışların altında rasyonel bir neden görülmez. Yani zorbalık çocuklar arasındaki bir anlaşmazlık sonucu doğmaz. Genelde şaka yollu başlar ve dozajı giderek artar.
Yaş grubu büyüdükçe zorbalık doğrudan fiziksel ya da sözel olarak görülmez, daha karmaşık sosyal ve psikolojik dinamiklerle ilerler. Söz gelimi, görmezden gelme, dışlama gibi davranışlar dışarıdan saldırı gibi gözükmese de maruz kalan açısından yıkıcı sonuçlara yol açabilir. Bu tarz davranışların yetişkinler tarafından fark edilmesi de daha güçtür.
Akran zorbalığı nasıl önlenir?
Akran zorbalığını önlemek için önce akran zorbalığını fark etmek gerekir. Çocuklar zorbalığa maruz kaldıklarını kolayca idrak edemeyebilirler. Kendilerine yapılandan rahatsızlık duysalar da yaşadıkları durumunun adını koyamadıkları için bu durumu ifade etmekte zorlanırlar. Akran zorbalığının ne olduğunu bilen çocuk, maruz kaldığı davranışla daha kolay başa çıkabilir.
Bazen çocuk kendisine yapılanın ne olduğunu fark etse bile bunu dile getirmek istemeyebilir. Ciddiye alınmayacağını, daha fazla alay edileceğini, ispiyonculukla suçlanacağını düşünürse eğer, sessiz kalmayı seçebilir. Bu nedenle çocuğa hem evde, hem okulda kendini ifade edebileceği, hissettiklerini anlatabileceği bir alan sağlamak gerekir.
Çocuğun bir anda okul başarısının düşmesi, okula gitmekte isteksiz davranması, uyku problemleri yaşamaya başlaması bir şeylerin ters gittiğine işarettir. Aile ve öğretmenlerin bu tür durumların farkına varıp işbirliği içinde hareket etmesi ve sorunun kaynağını bulması oldukça önemlidir. Böylece çocuk daha fazla hasar görmeden duruma müdahale edilir.
Madalyonun öteki yüzü
Mesele akran zorbalığı olunca konuyu genelde zorbalığa maruz kalan çocuk açısından değerlendiririz. Oysa bu meselenin bir de zorbalığı yapan çocuk tarafı vardır ve onun da bir çocuk olduğunu göz önüne alarak ona da aynı hassasiyeti göstermek gerekir.
Bir çocuğu zorba davranışlarda bulunmaya iten nedenler genelde aşağıdaki gibi olur:
- Aile içinde şiddet ve zorbalığa maruz kalması ve bunu normalleştirmesi
- Ailesinden ihtiyacı olan ilgiyi görememenin bir sonucu olarak empati yoksunluğu
- Ebeveynlerin sınır koymakta başarısız olmasının yarattığı disiplinsizlik
- Düşük özsaygı ve değer görmek için başkalarının üzerinde hakimiyet kurma motivasyonu
- Akranları içinde popülerliğini koruma çabası
- Daha önce maruz kaldığı zorbaca davranışlardan kaçınmak için güç elde etme isteği
Zorba çocukları bu davranıştan vazgeçirmek
Biliyoruz ki hiçbir çocuk zorba doğmaz. Onları zorbalığa iten nedenleri anlayıp çözdükten sonra olumsuz davranışlarını değiştirmek mümkündür. Aşağıdaki konulara dikkat ederek ve gerekli durumlarda profesyonel destek alarak çocukların akranlarıyla daha sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlayabilirsiniz.
- Ailesi olarak hemen çocuğu savunmaya geçmek hatadır. Her ne kadar altında yatan sebepler olsa da zorbalık zorbalıktır ve çocuğun bunun savunulacak bir tarafı olmadığını ve bir daha yaparsa bunun doğuracağı sonuçları bilmesi gerekir.
- Zorba davranışa aynı şekilde karşılık verdiğiniz takdirde sadece bu davranışı pekiştirmiş olursunuz. Sakinliğinizi koruyarak davranışın neden yanlış olduğunu anlatın.
- Çocuğunuzun iyi davranışlarını ve başarılarını takdir edin.
- Bazen çocuklar yaptıklarının karşıdakini ne kadar yıprattığını göremezler. Onlara neden oldukları hasarı anlatın, empati kurmalarını sağlayın. İnternette çeşitli kaynaklardan bulabileceğiniz rol değiştirme oyunları zorbalığın hissettirdiklerini anlamalarına yardımcı olabilir.
- Evde ve dışarıda iyi bir rol model olun. Çocuklar ebeveynlerin davranışlarını kopyalamaya eğilimlidir. Problem çözmede örnek bir tutum sergiledikçe karşılığını ondan görme olasılığınız çok yüksektir.